Iron Man: Rise of Technovore [OVA][2013]

Iron_Man_Rise_of_Technovore_Cover

Marvel evrenini severim. Madhouse kalitesini de. İkisi bir araya geldiyse hele, değmeyin keyfime. Tamam da, ikinizinde iyi taraflarını almak istiyorum ama hala bir şeyler  eksik kalıyor bu filmde?

Iron_Man_Rise_of_Technovore_008

Bir süre önce Amerikan kaynaklı X-Men, Blade, Wolverine ve ardından da Ironman serilerine el atan Madhouse, yakın zamanda bir tane de Ironman filmi çekelim demiş. Demiş demesine ama, sanki önce “Ironman’e ikinci sezon çekelim”, sonra da “ya şimdi ona TV’den saat aralığı almak lazım, en güzeli film olayına girelim” diye düşünmüş gibi.

Zengin playboy Tony Stark, yöründeye dünyadaki tüm bilgisayarları ve bilgisayarlı sistemleri kontrol edecek bir güvenlik uydusu yerleştirir. Uydu atıldıktan hemen sonra Technovore’lar tarafından ele geçirilir ve mücadele başlar.

Tony’nin eski ortağı ve babasının ölümünden sonra üretimi ele alan silah kaçakçısı Obediah Stane’in oğlu Ezekiel, Iron Man zırhını birkaç adım öteye taşımış ve kıyafeti Technovore adı verilen nanoteknoloji ürünü parazitlerden kurmuştur. Babasının teknolojisinin ona verdiği en büyük hizmet, neredeyse anında denebilecek bir iyileşme kapasitesi ve hemen her teknolojiye adapte olabilmesidir.

Ezekiel, babasının ölümünden duyduğu korkuyu, üzüntüyü ve babasına duyduğu nefreti bir intikam kasesinde yoğurmuş ve Tony Stark’ın tüm benliğine savaş açmanın zamanı geldiğini düşünmektedir.

Peki nefretin kazanması için gerekli bilgiye sahip midir?

Bu arada S.H.I.E.L.D., Black Widow, Hawkeye ve Punisher’in de dahil olacağı olaylar zincirinde, kendi uydusunun patlamasından sorumlu tutulan Tony Stark’ın izleyeceği yol da önemlidir. Dünya daha iyi bir yer olmak için bazı sert adımlara ihtiyaç duyarken, kahramanların da birbirleriyle savaşmaları gerekmektedir.

Açıkçası filmi çok severek izledim ama düzenli bir şekilde tartışmak istemediğim noktalar yok değil. Öncelikle tüm dünyadaki dijital sistemleri izleyebilecek bir uydunun tek adamın elinden çıkmasına ve tek merkezde toplanmasına devletler nasıl izin vermiş? Tamam, Iron Man’e olan güven iyi bir şey ama gene de ne olursa olsun, böylesi bir güç için en azından birilerinin çıkıp “biz buna karşıyız” diyeceği sahneler güzel olurdu.

İkinci olarak Technovore teknolojisinin neden daha önce ortaya çıkmadığını ya da denenmediğini anlamıyorum. Aslında TV serisinde (Amerikan yapımı olan Iron Man: Armored Adventures’tan bahsediyorum) bu nanobotları Tony yaratıyor ve Obediah’ın Iron Man zırhlarının verilerini almasını engellemek için kullanılıyor. Bu filmde ise sanki Obediah ortaya çıkarmış da, Tony’nin öyle bir şeyden hiç haberi yokmuş gibi yaklaşılmış. Peki haydi diyelim o aralık kayıp, ilk defa technovore görüyoruz, hiç mi Tony’nin aklına böyle bir şey gelmemiş? Hiç mi araştırmamış.

Ardından Punisher mevzusu var. S.H.I.E.L.D.’in onu sürekli kontrol altında tutmak için gözetlediğini ve hep ellerinden kaçtığını “ama” ne zaman nerede olduğunu hep bildiklerini öğrenmek garip değil mi? En kolay kaçış yöntemi olarak “o bizim ekibimize uygun değil ama ihtiyaç olursa güçlü bir müttefik olarak düşünebiliriz” durumu var. S.H.I.E.L.D. bayağı dalga mı geçiyor ne? Gerçi Iron Man ve Punisher’in ekip olması da saçma. Yani aslında ikisi de yöntem ve yönetim olarak tamamen iki zıt kutup. Birlikte savaşmalarındaki tek etken, adamların kankalık müessesesinden pay almış olmaları. Çizgi roman okurlarını da bu kadar küçültmeyin be kardeşim…

Bu arada Punisher’in Norman Reedus (Boondock Saints’teki Murphy ya da Walking Dead’deki Daryl) tarafından canlandırılması başlı başına bir muhteşem. Bu adam bir harika dostum!

<SPOILER>

Birisi bana Tony’nin Arc Reaktörünün nasıl oluyor da technovore’ları yok ettiğini açıklayabilir mi? Kafamda sadece J.A.R.V.I.S’in düzenli ve rastgele hesaplamalar yaptıktan sonra, reaktörün enerjisini technovoreları yok edebilecek veriye ulaşabilecek şekilde düzenlemesi ve çalıştırması gibi garip bir fikir var. Bir bilene danışmak istiyorum.

</SPOILER>

Sonuç?

Bir kere animasyonlar harika. CGI’ın verdiği o ağızda kalan buruk tat kesinlikle yok. Hikaye akıcı ve aksiyonla süslü verilmiş. Seslendirmeler iyi, müzikler konuya oturmuş. Kısaca, Amerikalıların “ciuv ciuv” senaryolarına, Madhouse çok güzel bir kalıpla şekil vermiş.

Sorunlu yerler tabi ki insanı rahatsız ediyor ama gene de bu filmi izledikten sonra “aman be, ne iğrençmiş” diyerek kalkmadım. Aksine aradan bir zaman geçtikten sonra iyi olduğunu düşünüp tekrar izledim.

Gene de gönül isterdi ki bunu film yerine 6 bölümlük bir OVA yapsınlar, açıkları anlatsınlar, geniş geniş düzenleme şansları olsun.

Şu haliyle bir sürü eksiği olan, iyi kalite bir “tam olmamış” animasyondan animeye adapte edilmiş bir çalışma diyebiliriz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir